Çocuklarda okul fobisi diye bir şey olduğunu biliyor muydunuz? Bunu yaşamadıysanız şanslısınız, çünkü her yıl, çocukları okula yeni başlayacak olan ailelerin bir kısmı bu yüzden sıkıntılı günler geçiriyorlar. İlk defa ailesinin yanından ayrılacak, tanımadığı insanlarla dolu bir ortamda tek başına kalacak, alıştığı odasından ve oyuncaklarından bir süre için de olsa uzak kalacak bir çocuğun biraz heyecanlı ve gergin olması normal aslında. Ama bazı çocukların endişeleri korku derecesine varabiliyor. Çocuklarda okul korkusu bazen aylarca bile sürebilir ve çocuğun kendisine de, ailesine de ciddi sıkıntılar verir.
Bu sorun ağırlıklı olarak anaokuluna veya ilkokula yeni başlayan çocuklarda görülür. Kreşe başlayan 3 – 4 yaşlarındaki çocukların çoğu neler olup bittiğinin pek farkında değildirler, kendilerini gezmeye veya parka götürülmüş gibi hissederler. Onlar için okulun ilk haftası daha büyük çocuklarından daha sakin bir şekilde geçer fakat ilerleyen haftalarda sıkıntılar yaşayabilirler. İkinci, üçüncü sınıf öğrencileri artık okula alışmışlardır, ufak tefek sorunlar yaşasalar bile bu daha çok tatil keyfinden kopmakta zorlanmalarıyla ilgili olur.
Bazı ebeveynler okulun ilk gününde bütün gün çocuklarının yanında kalırlar. Bu doğru bir davranış değildir. Günün belli bir kısmını belirli kurallara göre yaşamak durumunda olduğu bir kurumsal alanda geçirmeye başlayacak olan bir çocuk zaten bu yabancı ortama sıcak bakmamaktadır. Bu duruma alışması zaten kolay değilken, ebeveynlerinden birinin de sürekli yanında bulunması alışmasını daha da zorlaştırır. Ona bu ortama ısınması ve öğretmenine güvenmesi için şans vermek gerekir, bunun yolu da mümkün olduğu kadar yalnız bırakılmasıdır. Bu geçiş döneminde tabii ki bir yetişkinin desteğine ihtiyaç duymaktadır ama okul ortamında bu yetişkin öğretmeni olmalıdır. Öğretmenlerinden yeterli desteği alan çocuklar okul korkusundan daha çabuk sıyrılırlar.
Okuldan korkan çocuklar fiziksel yakınmalardan söz edebilir, anne babalarını evde kalmasına izin vermeleri için ikna etmeye çalışabilirler. Neşesizlik, uykuya dalma güçlüğü, baş veya karın ağrısı, mide bulantısı, iştahsızlık gibi sorunlar yaşayabilirler. Bu şikayetleri duymazdan gelmemek, fakat psikolojik olabileceklerini de unutmamak gerekir. Okula gitmesi bir veya birkaç gün ertelenen bir çocuğun şikayetleri tedavi amaçlı hiçbir şey yapılmasa bile kısa bir süre sonra ortadan kalkabilir.
Bu problem anne – babası aşırı korumacı olan çocuklarda doğal olarak daha sık görülür ve daha şiddetli olabilir. Kız çocuklarında görülme oranı erkek çocuklarına göre daha yüksektir. Okula başlayana kadar sosyal hayatı ailesinden ibaret olan veya aileden birini bir sebeple kaybetmiş olan çocuklarla ebeveynleri boşanmış olup sadece birine bağlı olarak yaşayan çocuklarda da daha çok görülür.
Okula korka korka, istemeden giden bir öğrencinin okul başarısı da bu durumdan olumsuz etkilenir. Çocuğu çok zorlamak, korktuğu için küçümseyici sözler söylemek veya bu şekilde davranmayan başka çocukları örnek göstermek çoğu zaman işe yaramaz, hatta durumun daha da kötüleşmesine yol açabilir. Bu sorunu halletmek için sabırlı ve bilinçli davranmak gerekir. İşte bu konuda işinize yarayacak önlemler:
1. Empati Kurmaya Çalışın
Çocuğunuz, siz onu önceden sözlü olarak duruma hazırlamaya çalışsanız da, yaşam tarzını değiştiren ve onu rahatsız eden bir duruma karşı duygusal bir tepki veriyor. Onu anlamaya çalışmalısınız. Nelerden korktuğunu ifade etmesi için teşvik edin ve korkularını hafife almayın. Onu rahatlatacak şeyler söyleyin. Okula gitmenin kazandıracağı şeyler hakkında bilgilendirin. Çocuğunuza bunun sadece onun sorunu olmadığını, bütün aileyi ilgilendirdiğini hissettirin.
2. Kararlı Davranın
Katı, alaycı veya küçümseyici olmaktan kesinlikle kaçının ama kararlı olduğunuzu, okula gitmemek gibi bir seçeneği olmadığını bilmesini sağlayın. Okula sabahları gidecekse kendini nasıl hissettiğini sormayın, çünkü bu ona yakınma fırsatı verecektir. Geç kalkma veya servisi kaçırma gibi durumlar için alternatif planlar hazırlayın. Kendiliğinden eve dönersen okula geri gönderin. Okul korkusu yaşayan çocuğunuza taviz vermeye başlarsanız sorun daha da içinden çıkılmaz bir hal alır. Hem sakin, hem de kararlı olmalısınız. Öfkeli davranmaktan ve bu durum karşısında kendinizi ne kadar çaresiz hissettiğinizi göstermekten kaçının. Siz de bunalıma girerseniz bu sorunu kim çözecek, değil mi?
3. Okuldaki Yetkilileri Durumdan Haberdar Edin Ve Onlarla İşbirliği Yapın
Çocuğunuzun sınıf öğretmeni veya rehber öğretmeni durumu bilirse hem çocuğunuza ona göre davranır, hem de size nasıl davranmanız gerektiği konusunda rehberlik yapabilir. Öğretmenle ailenin işbirliği içinde olması ve öğretmenin tarzı bu sorunun çözümü açısından önemlidir.
4. Okulla İlgili Şikayetlerini Araştırın
Okula yeni başlayan bir çocuğun arkadaşlarından, öğretmeninden, sırasının konumundan, sınıf çalışmalarının sıkıcı veya zor olmasından yakınması okula gitmemek için üretilmiş bahaneler olabilir de, olmayabilir de. Çocuğunuzun şikayetlerini kulak ardı etmeyin, okulu ziyaret edip gözlem yapın ve bilgi alın.
5. Sorunla Baş Edemeyeceğinizi Hissediyorsanız Bir Uzmanla Görüşün
Elinizden geleni yaptığınız halde işin içinden çıkamıyorsanız bir uzmanla görüşmek için fazla zaman kaybetmeyin. Okuldan korkmak çok seyrek görülen bir sorun değildir, bir noktaya kadar normaldir. Birçok çocuk bu dönemi yaşar. Fakat aradan aylar geçtiği halde pek bir değişiklik olmuyorsa bir rehberlik veya psikolojik danışmanlık hizmeti almanız gerekebilir.