Son yıllarda meslek edinme ve kariyer gelişimi açısından duygusal zekanın önemi pek çok işveren ve uzman tarafından sıklıkla vurgulanıyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun sunduğu İşlerin Geleceği Raporu’na göre; yüksek duygusal zeka 2020 yılına kadar işe alımda en önemli 10 kriter arasında sağlam bir yer edinmiş olacak. 2011 yılında yapılan bir araştırmada, görüşülen toplam 2600 işe alım müdürü ve insan kaynakları sorumlusunun %71’inin işe alım söz konusu olduğunda EQ’yu (duygusal zeka) IQ’dan (mantıksal zeka) daha ön planda tuttuğu, %75’inin terfi için birden çok aday olduğunda bunlardan duygusal zekası yüksek olanı terfi ettirmeyi tercih ettiği ve %59’unun işe başvuran bir adayın mantıksal zekası oldukça yüksek olsa bile eğer duygusal zekası çok düşükse onu işe almama ihtimallerini yüksek olduğu saptanmıştır. Peki, duygusal zekanın kariyer için önemi nedir ve yüksek duygusal zeka sahibi kişiler özellikle yüksek seviyeli işlerde neden tercih edilirler?
1. Strese ve baskılara karşı daha dayanıklıdırlar.
İş yerindeki baskılarla başa çıkmak ve stres altında çalışabilmek; duyguları kontrol edebilme ve yönlendirme konusunda yetenekli olmayı gerektirir. Duygusal zekası yüksek olan kişiler kendi dayanma seviyelerini ve patlama noktalarını daha iyi analiz edip stresle daha kolay başa çıkabilirler. Bu kişilerin iş ortamındaki değişimlerin ve teslim sürelerinin (deadline) yarattığı gerginlikle sorunsuzca baş etmeleri de daha olasıdır.
2. Başkalarını anlamada ve iş birliği yapmada başarılıdırlar.
Duygusal zekanın işyerindeki önemi en çok takım çalışması gerektiren durumlarda ortaya çıkar. Kendi duygularını iyi anlayan ve onları kontrol edebilen kişiler başkalarıyla empati kurma, sağlıklı bir iletişim içinde olma, fikirlerini uygun bir dille anlatma, eleştiriye açık olma, takım çalışmasını idare edebilme gibi sosyal beceriler konusunda da daha başarılıdırlar.
3. Diğer çalışma arkadaşlarına örnek olurlar.
Duygusal zekası yüksek seviyede olan kişiler işler ters gitmeye başladığında kolay kolay paniğe kapılmaz ve bu nedenle düşünmeden yanlış adımlar atmaya daha az meyilli olurlar. Duygusal zekanın kariyer için önemi büyük ölçüde bu kişilerin çevrelerinde bulunan iş arkadaşlarını da panik halinden uzak tutabilecekleri varsayımından kaynaklanır.
4. Karar verme aşamasında titiz ve dikkatlidirler.
Olay ve durumları başkalarının açısından görebilme ve açık olarak değerlendirebilme yeteneği duygusal zekanın kariyer gelişimine etkisi konusunda birincil bir faktördür. Duygusal zekası yüksek veya gelişmeye açık olan kişiler çalışma ortamında verdikleri kararların en alt seviyedeki çalışanlardan genel müdüre varana kadar herkesi ne biçimde etkileyeceğini hesaba katarak hareket ederler ve bu durum en kötü senaryoda bile sorunlardan en az zararla sıyrılmalarına olanak tanır.